1 Ekim 2009 Perşembe

TUŞ TUŞ TUŞ

bugün böl ee evde hapiisss
im
internete daldımm çıkamadım .sen geldina klıma bloggum
yazayım deidimm.
....
dünn çok manyakk 1 gündü.
1 şirkete pınarın ürünlerinin tanıtımını yaptım.

fotoğraflarımı çektiler.
sonra Çapaa gittim.ousların kevlerin okuluna ders dinledim.
Çapaa çok ilkokuldaydım.
herkes ilkokul .kimse üüniversite değil.
kimse burnu ile uğraşmıo.dersçi çocuklar.
çok sevdim sınıflarını.
dersler korkunç olmasa daha 1 giderdim ama gidemedim.
.......
yolda iki erkek sevgili gördük.1tanesi bizim arkadaşmızdı.
onları çok sevdim.
o gerçekten doğru insanı bulmuş.
ama bunu ona söliemedim.
çünkü bize arkadaş ı gib i tanıttı.
çok ilginç 1 çocuk roman ı dizisi olmalı.
ilk başta beraber görülünce sevgilisi arkaya kaçtı ama o onu tuttu ve yanına çekti.işte sen benim yanımdasın .biz utanılcak 1şey yapmıoruz dedi gözleriii le.
ama o alma var ya .tamm sahne .off süperdi.
yani kadınd an da kadın.
huvvvvvvvvv.......
aralarında süper 1 bağ olduu kesin.
.......
son günler kırılma günleridi sanki o kadar çok şey kırıldı ki.
iyi oldu bence.

4 Ağustos 2009 Salı

tuhaf.
annemler balkonda oturuyır ben de burda.
ve bir an onların sesini duyunca kendimi Balıkesird sandım.
Duygu Balıkesiri sevmiyor
insanları miskin falan diyor
bilmem
ben galiba pis havasını ,yolda gördüğüm tandık Balıkesirli yüzleri özledim.
...........
hava sıcak
saçlarım boynumu yakıyor ama kalkamıyorum.
........
bugün otobüste Ajda yı dinledim.
DÜN YA ADA LE Tİ BU KÖTÜLKTEN ZİYADEEEE
dedi.
ajda yı seviyorum.
soğuk buz gibi.
..........
1 arkadaşım 1 i ne aşık ta.İşte oo kendisi hiç te söylemez böyle şeyleri.demek duurrum ciddi.Çok acaip şeyler söylüyor.ama kız la arasında bağlantı yok.ama biz bağlantıyı kuracağız .okuluna gidip yazdığım senaryoyu uygularsak kız eli mahkum aşık olacak çünkü karşısında tam 1 HE RO olucak.
umarım çünkü her zaman hero olmaz değil mi ?sadece spor ayakkabısı yüzünden de kanser olabilir insan.
yani bu dişi varlıkları anlamak mümkün değil.eee tabbi biyolojik durumları habire değiştiği için.
........
ama bazı diişiler e özellikle gıcık oluyorum
çok ba sit ve mon gol oluyorlar
eh aşğım diye milyar tane gurursuzluk-bayık bayık şöyle dedi böyle dedi ağzını şöyle açtı gözünü şöyle kırptı.öf bee.bunlar yüzünden kendilerini 1 şey sanan sazan salakla doldu etraf
........
hayat beni böle kızlarla yurtta tanıştırdı.
24 saat erkekler üzerine konuşurlardı.
oysa ben arkadaşlarımı kız erkek diye bile ayrımıyordum o zaman.ne güzeldi hepimiz canavardık.mühtiştik.hiç1imiz kötü espri yapmazdı.
ve saçlarına ütü basan gece oje süren dandik şarkılar dinleyen sevgilisi tiyatroya gitmiceksin dedi diye gitmeyen beyn, uyuşmuş kızların arasında kalıverdim.
hahhaa
ve ben de rol yaptım tabbi bir süreliğine onlardan oldum
ama o kadar inandırcı dımm kiii ooo ne ler atmıştım ya.ağzları açık dinlerlerdi böyle mal mal.
işte o mutsuz zamanlarda tek isteğim annemle bim.e gitmekti.evimdi.
........
bugün onun şapkası na baktım.artık bu dünyada değildi.ya şapkası?
buaradan devam edemyiceğim.

22 Temmuz 2009 Çarşamba

7 li evden sonra

UNUTULAN BLLLLLOOOOOOOOOOOOG
ah zevelli seskucum blog
sana uğramaz oldum
çünkü pembe defterimm varrrrrrrrrr
ki manyeak oldu
.
ama tuşları özledimmm ve geldiimm.
ınnnnnn
.
ah eh burdayımm ne güzellllllllllll günlerin ardından o günler öyle günler ki neşeden boğulacağım gülmekten patlayacağım bu kdar mu anlaşıacağım ?
iletişim mmm 7 insan 1 evde
bbg gibi sabahlara kadar sohbet ettik ,yüzdük ,oynadıkk
bu evin sahibi zeki parmaklı böcekkkkkkkkk
kendisi aklı melekeleri fazla çalıştığı için akli dengesi ile oynuor.
yani.
aslında.
bu onun ailesine bağlı kiiii
ilkk defa bizim aile ye rakiiip olabilecek seviyede dellenmiiş insanları gördüm
ki hele bir teyze vardıı ki.
siz çok güler yüzlüsünüz ,ama bazı insan lar var ki insanın orasına bakıoyır.
dedi ve orayı gösterdi.
yılların sesi olarak böle bir bakış açısı ,böle bir alaka hayretlere düştüm ve hayran oldum.
bunun haricindeki kişiler pembe defterde.
önceki hayatlari ile birlikte.
.......

12 Haziran 2009 Cuma

BİLMİŞ LER.
diyarı.
o susup en tatlı haliyle bana güzel hayatım derken.
öyle gülümserken ve sinirlenip küfür ederken .
şu an ben de onun gibi konuşabilirim.
o kendini bilmiyor.bilmeden konuşuyor ve kendini bilen ayı bilmiş insanlardan çok daha yargsız ,canavrasız,huzurlu..
beyninde bir problem varmış.
beynindeki probleme ..
hep bana derdi herşeye evet evet diyorsun diye.
uf ne yzaıcağımı bilemiyorum ama bazı insanlar böyle eşsiz oluyor.O nun için hiç 1 şey söyleyemiyorum.boğazım yanıyor.
o kdar anlamlı ki onun varlığı .
iyi insan .saf ,hassas,düşünceli ve gerçek.
iyi geceler benim bebeğim.seni yazdım bugün de.

4 Haziran 2009 Perşembe

de vam

Allah insana aşabilme-kendini yenileyebilme yeteneği veermeseydi sanırım harap olmuş-pörsümüştük.
bu çok tuhaf
otobüsün içide-öğretmenler odasında zırıl zırıl ağlarken eve gelip uyuduktan sonra oynamaya başladım.hayat bu.oynadığım için kendimden iğrenmedim.
hayat devam ediyor.,
sevgili okuyucular can sıkmayacağım.
Ama Allah bazı insanlara aşabilememe yeteneği de vermiş.neyse ki onlar hemen anlaşılıyor.durdukları yerde ben buradayım diye bağırıyorlar.buradayım ve aman tanrım ben burada olmayı bir türlü hazmedemiyorum.
........

yalan çok kötübir şey.gerçekten.iğrendim yalandan.
şimdi neler oldu uzunca anlat-mayacağım da özet olarak dünyada bilmedğimiz çok fazla uyum ve geri dönüp-dönüp dolaşıp zamanında sölediğin yada yaptığın bir şeyin seni bulması var .
ve tanrının kafasının nasıl çalıştığını anlamak güç.resmen tamamlanıyor her şey.puzzle gibi.ve sen o bun haketmiyor dediğinde olayların arkasında çok farklı sebepler olduğunu görüyorsun.bir adalet var mı onu hala kestiremiyorum.
.........
bugün anket yaptım arkadaşlara .koskocaman bir resim defteri almıştım kayboldu.sorular cep telimde vardı neyseki.artık bu da cep anketi oldu.ama nerde bu defter merak ediyorum.zaten uğursuz gelmişti.
........
hey hikaye yazmam gerek.deftere gidiyorum.

27 Mayıs 2009 Çarşamba

z.a

ne zor bilir msiniz benim için tandığım 1 insanın yabancılaşması.ve onu yeniden tanımak.
hiç istemem.
gitiim izmite.
başka diyarlara .
unuttum burayı.
elimde değil.
dodiyi bile hatırlamıyorum.kaçıyorum..
.
doku uyuşmazlığı gibi 1 şey zaman aşımı.ilk defa 1 haftada zaman aşımına uğradı biri.üstelik kardeşim.
.
neyseki geceye kadar bitti.
ne sinir başladı sonra güzelleşti ,şerbetleşti.
.
bazı tespitlerim var
size nazik okuyucular
1.kıvırcık saçlı kadınlarla evlenen erkeklere boşanma hakkı verilmeli.Bu Derya Alobara olsa bile verilmeli.Çok ciddi savunuyorum..
2.işyerinde tanışıp evlenen insanların kendine güveni yoktur.(by neco factörr)
evettttttttttttt ka tı lı yorumm.nasıl rezil 1 aşk anlayışıdır ki buuuuuuuuuuuuuuu böle takım elbise ile tanıdığın,bir insana 1 şey hiisedebiliosın ve onunl a evleniosun.üzücü.şu ana kadar tanıdığım tümm böle evlenenlerde de n.f.yi doğruladımm.evliliklerini de sanki işyerine taşımışlardı.
sivil sivil açık hava çık hava aşk varken sen git.
hey Yarabbim.

21 Mayıs 2009 Perşembe

MAAŞ LI İNSANLAR VE BÜYÜYEN DÜNYA

Sarı necdet faktör bey ile eski bir ahbapı ziyarete gittik.babamı bu yüzden severim eski ahbaplarını unutmaz .hele eski ve düşmüş insanlarsa.

Babam lahmacumunumu yerken dedi ki insanları kötü günlerinde ararım .iyi günlerinde onların aramalarını beklerim.

Eski ahbap pek kötü durumdaydı.kızı hasta kocası hapiste.

Ama o tutunmuş hayata.ve kızının hastalığını kedilerle gerçekten kedilerle yağlarını da (kendisi şişmanmış)amaliyatla aldırmış.ve bu canavar gibi kadın beyoğlunda bir yer işletiyor.

Gözünden ağzından burnundan Beyoğlu İstanbul ve aşk çıkıyor.

Kocası hapisten çıkıknca Başbakan olacak öyle büyük öyle iyi bir adam.

Öyle diyor kadın. Babam onun ruhu anarşist 1 koy o 10 yapar ama işte ruhu anarşist.

Gazozum buz gibi ve elbise giydiğim için üşüyorum.babam kızıyor .maraz turizm diyor.

Kadın iyi ki geldin Necdet diyor.bize sarılyor bu kızlar akıllı kızlar belli diyor.yolda annem dodi ve ben kadını konuşuyoruz.

Annem onlar çok zenginlerdi onun arabasından kimsede yoktu diyor.gülüyorum.kocası yakışıklı mıydı diyorum.hayır diyorlar.

Arabaya doğru gidyoruz.

Otoparkçı ne kadar kazanıyordur diyorum babam onlar işçi diyor.

Yolda çöp toplayan işçileri gözlüyoruz .babam adama bak ne kadar titiz sanki Mustafa Sarııgül onu seyrediyor diyor.

Mustafa Sarıgül yapabilir diyorum.

Onların maaşı 400 milyonmuş.

Aslında zevkli iş diyorum dodi hay alam diyor.

Yukarı çıkıyoruz.

Beni bekleyen dersleri bırakıp uykuya dalıyorum.,uyuyamıyorum yarı rüya yarı hayal bir yerlerdeyim.kalkıyorum.

Su içip her şeyi yutup ve yıkayıp soru sormuyorum bu saçma dünya ile ilgili.

19 Mayıs 2009 Salı

notgünlüğü cüm.

ındırrıdıdın.
alacalı ve bulacalı bir gün sonrasından geliyorum yolcu.
gerçekten otobüslerde yanıma pek deli insanlar oturdu.
ama böyle biri ilk defa oluyor.yani deli den öte deli.
beni korkuttu.
hele sabah sabah arayınca.
bazen ben de nasıl buluorum bu insanlarıdie düşünüorum.
zaten ismi zekiye
uh ger çek ten beni zekiyeledi.anlatılması mimkin değil.
.
okullda bahçede ders işledik pek hoştu.canavar hoca ile son fotolarımızı çektirdik.okulda tam bir emelim gene.hanfendi- etekli -hoş konuşmalı emel.otobüste maskemi çıkartıyorum.bıvv.çünkü onları sevmiyorum.bırakın emeli tanısınlar napim.

eve geldiğimde sarı ve ateşten oluşmuş neco factörle karşılandım.neco bey evine geri döndü.
.
dün gece çok tuhaf rüyalar gördüm.o kadar gerçekti ki.
.

18 Mayıs 2009 Pazartesi

ve babannem

dede show

vidyo şenliği

ay bu vidyoooooooo.ölümcül kopuş.taa üni.ilk senesinde ataman hep bizim eve gelirdi.ozaman biz böle oynardık.(ilkouldan beri hep böle oynarız.)yada annem le kahve içerdi.İkisi de boğa burcu olduğu için çok ii anlaşıolar.o şimdi Fransa da .benim biricik canım uf.bu vidyoyu koyduğumu öğrense beni öldürür.ama bu vidyoyu izlemek isteyen insanlar var.napim.gmailim bozuk.

az sonra izleyeceğiniz vidyoda benim biricik atom ım oynarken lensimi çıkaracak.ya uf .ne güzeldi.ataman vidyoları içerisinde en yayınlanabilir olanı bu.ve yayınlıorummmm

7 Mayıs 2009 Perşembe

ala calı alacaklılar.

Gök sel
yeni
albümü
.
istiklal.
sevdiğim bebeklerle yürüyorum.

.
dün çok güzeldi.
.bugün hala göksel dinliyorum.
.
ah sabah dishy ci m le sinir krizi geçirerek konuştımm .heralde yemekhane de ki insanlrı korktuutum azicik.
.
düşünmek böle bir etki yaratıyıor.
halbuki benim seskularım var.
aa.
düşün mek çok komik.
.
yarattığım emel karekteri okulda başıma işler açtı.nasıl çıkacağım işin içinden acep?
.
benim aklım alacalııııı şarkısını dinliyorum bilemedim ismi iyi işte .
.
kendi kendime kurduğum denklemlere öle inanmışım ki.
sonuçta hak sız mı şım.
bunu anladım.
.
kedimle ayakkabı bakacağız .
evet güzel kız olacağım.ama emel olmayacağım.
normall emel e sonnn.
.

2 Mayıs 2009 Cumartesi

2 mayy may ıs ın hali,.






ANNANEM GİDİYOR.YARIN O TOMBUL DOLMA ,PUF BÖREĞİ VAZGEÇEMEDİĞİM TEK AŞKIM .
BAĞIMLISI OLDUĞUM 1.ŞİŞMAN.2.si Aygül 3.sü Remzo
ve hiçbiri yok.hepsi Balikesirde kaldı
.
ben de çiçek aldım.
cinsi menekşe
ismi maşa
ama maa şa diye söylerseniz sevinirim.
.
bugün bana sinirli canavar gülerek ve iki gözünü de acaip yaparak dedi ki
sezgaii kısımm biraz ayağın yere bassın.
nasılmış?
1.ayak
2 yer
ben basmam ki .
ben de gülümsedim.
evet başka türlü davranamam çünkü .
eğer çok saçmalarsa ay çok kötü derim.
.



28 Nisan 2009 Salı

salça YI DÖKEN KZIIN İDAMI ÇOŞKU İLE KARŞILANDI!

oh my god!
bir çocuk yetiştir -büyüt-20 yaşına getir.ona ömrünü ver.
ve sonra o İskenderun'dan gelen 1 Kaavonoz salçayı paramparça etsin.
o Muhteşemm lezzetli salçayıı yere döksün .
o salça cam kırıklarının içinde öylece kalsın.
hırrrrrrrr cinnet geçirebilirdim ben anne olsaydım ama bu çocuk benim.
.....
anne olmak çılgınca fedakar olmak demek olmamalıı.
ve düşünsenize 1 kavonoz salça kargo ile gelmişş .ve ben buzdolabına onu koyamıyım.
bunun cezası ancak idam olabilir.hangi yüzle insan içine çıkacağım?
anlamıyorum.bu noktada anne şöyle seslenmeliydi çocuğuna
ben senin için her gün deli gibi çalışayım ve sen tüm yorgunluğumun üstüne sen sennn salçayıı ...
.....
tamam .sakinleştim.kendimi affedemiyorum.
....
kendine haksızlık yapıyorsun abartma salça senden kıymetli mi?
evet kesinlikle kıymetli .
ben ufacık bir kız değiim ki
ka ti surette ka zık kadar olmuş vee 1 ÇUVAL inciri berbat etmiş biriyim .
evet keşke kanım olsaydı ben olsaydım camların arasında acı çeken
ama doğanın iskenderuna bahşettiği muciz salça olmasaydı
anneme kahkahalarla okudum yazımı o da pelte melek sesi le manyak diye sevdi beni
Annanem de sen özelsin birtanesin salça çok dedi.ben de onun fotoğraflarını çektim.
dombul hanım hamur mısın?puf böreği misin dedim
kadayıfım dedi.bugün de ballı yufkayım deemeye başladı.
hım sevgili kouyucular işe yarar bir kaç şey deme zamanı
tavsiye:
1www.maryandmax.com

2Taksimin tünele doğru kıvrıldığı noktadaki House Cafe ama gece ve parti varken evet kesinlikllee parti varken

3Kan dökülecek sonuna kadar izlenmeli.Baş karekter babama benziyır biraz .süper film.süper ötesi.

4ah ve ve ve Bir kızıl goncaya benzer dudağın ov ov bu nasıl bir şarkı?nasıl sözler?nasıl müzik?

26 Nisan 2009 Pazar

ah dodi

hay aksi
anne ve baba Balıkesire gitti.
hu özgürlük zameni.ama ben bir ev kadınına dönüştüm.
nasıl?
dodito nun sınavları başlıo.
benim bitti.
bu drumda yemek-bulaşık-çamaşır bana bir maymuna ait.
evet .kesin soyum maymun.
ait ti.
sonuç
eve gelen misafirlerim enginarıma ve ses pes usulüü makarenii ye bayıldılar.
bugün pizza ve mantar çorbası yaptım.
hım tek bir kusur var.çorba yandı.
evet günlüğüm.
yandı.çünkü yemekten sonra onu unutuum .
olsun ilk içtiğimiz hali ile güzeldi.
sanırım doditodan başka kimse ile yaşamak iistemiom.dodi mmm.
ana nas dodim.dodi le mükemmel anlaşıoruz onun dediğine göre ben bebek uykusundaymışım.yani buralarda kesinkes değilmişim.bazı yönlerden gerizekalı olduğum film çekerken epey çıktı.
peki ya kedim?o benim canım.onu öyle çok seviyorum ki.
ileride kocalrımız yada karılarımız umarım bizi kıskanacak gerizekalıkta olmaz.çünkü o benim biricik beybimilkibluemmmm.

23 Nisan 2009 Perşembe

per de.

geri geldim seskucum .
seni pislemiştim.ama şimdi tertemiz yazacağım bir daha öle pislemeyeceğim.
lalllalala.
yol -beşiktaş-ev -
yeşil koca gözlü
içi kaykılmış kadını film yapacaktı.
ve ben oynayacaktım içi kaykılmışı.
uzun zaman önce di rollcü hallerim.
altından kalkabilir miydim?
yeşilkoca gözlü disiplin li di.ona güvenim tam dı.
ama kalbim .heyecan.
hayal gibigeçti yol.
yeşil koca gözlü ile film çekimi sırasında göz göze gelioduk.
olmuo.ooluo.yapıcaksın.
sigara içmem gerekti içemedim .yakamadım.yaktım.yanmadı.
yeleği giyemedim.
çorabı giyemedim.
neyseki koca gözlü sabırlı.
kocamı yeşil gözlünün abisi oynadı.
bu benim ikinci film çekimim.
ilki bir sır olarak kalıcak.
.......
evde çay içiyorum.
hayat güzel.
hava puslu.
bı geece hem ceylan hem bilgin hem de nuri.nin filmini seyredicem.

11 Nisan 2009 Cumartesi

ow ow ow
glu glu glu
blo blo blo
...
dün geçti .tren gibi .sinir treni.
vallahi nasıl oldu da bitti hayret ettim.
şimdi yüzünü duvara sürtmüş kanatmış bir çocuk gibi sakinleştim.
en ufak bir ses ten etkilenebilirim.
öneri:şimdi ben festval de çalıştım da orda hep ünlüleri gördüm de şunu dedim.
ünlü olmak insanın sırtını poposunu egosunu okşayabilir ama sonra sert şaplaklarda indirebilir.gözlemim bu.
peki bir de şu var.
sır olmak.
ünsüz ünlüler.
yani hayat bazen aralar büyücü tülünü ve gösterir sana film yüzünü.
ruhunu kara bir deliğe yani ana bırakabilrsin.
an gösterişli bir bardak bazen se puslu bir bardak.ama kısacası hayat ta bazen saatler size göre ayarlanabilir.
ve ozaman bu anları pekibir güzel değerlendirin.
ın ın ın.
örnek:mavi kırmızı neon ışıkların eşliğnde küçük bir düğün salonunda danseden gelin minik bir kıza sır olabilir.

1 Nisan 2009 Çarşamba

günlüğüme özür

Evetttt merhabaa
gün lük olarak unutulmuş bir gün lük sün sen.
ama söz bundan sonra defterden çok sen.
sen insan gibi yada dükkan gibi gelsen de bana ben seni niye ihmal ettim.
terbiyesiz sess.
ama öyle hikayeler yazdım ki şu sınavlar geçsin hele geçireceğim.
....
bugün içim özlemmm doldu.herkesi özledim ..
........

bugün tuhaf bazı hadiseler oldu.ama onları yazıp senin aklını niye bulandırayım sen saf bir sayfasın bembeyazsın.
bügün içimden birine şöle dedim.

Be nim le konuşma uğursuz üfürük.

Yeryüzünde senin kadar şişko bir kadın görülmüşmüdür bil mi yorum

Nefesim kırmızı üfürük oluyordu ondan sıkıca nefret ediyordum.boğazıma kadar.

Bazı insanlar kırmızı üfürük olduğumu hissediyorlar ve geriye çekiliyorlardı.
ve kendi kendime dedim.
insan bazen birine şuursuzca gıcık olabilir.iyi de hiç bir şey değişmiyor.
gıcıkla konuşsam mümkün değil anlamayacak kafası yok. değişmeyecek.
bakın ben sabır sahibi bir insanım ama bazı insan la aynı kanala geçemiyorum kiii
bunun için aynı dili konuşmama gerek yok .ispanyol-anglo sakson-japon-gagavuz türkü
direk kalbe bağlanabilirim.aamaa işte böyle çokk çok arada gıcıklara denk geliyorum.
bir de imkanın olsa çek git aamaa öyle bir imkanım da yok.
neyse böyle yürürken dedim ki.
bu olumsuz enerjiyi at içinden lüt fen.
ve kafamı sadece sıcak güzel hava ile doldurma kararı aldım.
........
pembe mantomu ve pembe çoraplarımı giydim.şöyle bir karara vardım.

Az az insan varmış .

İnsan yerine çok değişik şeyler var dünyada.

Misal sade hırs –sade libido-sade kıskan.ç-sade kötülük böyleleri de var.

sade gıcık mongol özürlü Morontika fabrikası ıahh
..
ah hala sinirliyim.bilgisayar tuşları kırmızı olmadan uyumalıyım.
.
no.
şimdi tereyağı gibi bir şarkı dinliyorum.
ama bana güzel geceleri hatırlatıyor.
Allam çok param olsa giderdim oralara.
çulsuzzz sess.
müziğin ve beni tam olarak anlatan ve anlayan bir yer.
yaa girer girmez demiştim burada bırakın beni kuru ekmeğe razıyım.büyülenmiştim.
hayatın anlamı bu diye.
felseefe okuduğum için böyle bir cümle kurmam ayıplandı.
ama keşke.
müzik-gece-yıldızlar-dans-
işte tereyağı.
terayağı film gece.
evet unuttum bile.şişko kadını .kimseyi boğamam ben.
ruhum uçtu.müzik le.oraya gittim .
şarkı okadar güzel ki hiçbir şey düşünemiyorum .tüm hücrelerim dansediyo.sanki ben de adamın gırtlağında bir ses teliyim .

31 Mart 2009 Salı

not

benim artık bir küpem var.kulaklarımı deldirdim.kulaklarımı severim.

sorum.

bu cümleyi hangi sapık atamız dedi acaba?
her koyun kendi bacağından asılacak.
koyun
bacak
koyunun bacağı
bacaklarından asılmış koyunlar.
uhf.çok sapık ve aptal bir ülke burası .
...
geçen gün yolda yürürken minnacık bir çocuk kendinden minnacık bir çocuğu dövüyordu
anneme küfretmiyceksin anladın mı?diye bağırarak
.....
siz bizim zihnimize ne yaptınız ya.
anne- baba- tv -öğretmen-Türkiye
...

21 Mart 2009 Cumartesi

günlük -korkucuk-

sevgili günlük.
yahu valla yazamadık seni.
çünkü şu sıralar mühim meseleler vardı.
bugün aile eşrafı dayı meleğin yanına uçtu ben evde tek başıma kaldım.
arkadaşları aradım hepsinin bir işi vardı.
ben de kendime çeşitli meşgaleler buldum.
değişik kıyafetler denedim eminim duygu hiç beğenmez.
sonra kamara ile honk konk da yaşayan sahici delime pelinime videolar çektim.
ama yollayaamdım.çok gb.olduğu için.
gün pek eğlenceli geçiyordu.yalnız kalmak çok hoşuma gitmişti.
sitcom ailesi ni özlemiyordum.
yazılar okuyor,müzik dinliyordum neşe ile.
muz ve elma kızarttım.
ne lezzetli oldu.
bir de ekmek kızarttım .ama bir tanesini yakmışım.
onları yedim.
sonracığıma sevgili okuyucu banane bunlardan diyorsun tabbi haklısın ama benim hoşuma gidiyor böyle giden günün etrafında dolaşmak.
tatlı tatlı giden saatler birden durdu .
karanlık ve tııkırtılarr .ya çok korkunç bir şeymş yalnız kalmak.tümkapıları pencereleri kitlediğim halde korkuyordum.yorganın içinin içine girdim.nihayet bayan dishy i aramak aklıma geldi .dishynin komutları ile salona sonra oturma odasına ulaştım.ve sonra yine aldığım komut ile powerturk .ü açtım.
ve yine komutla sehpanın çevresinde oynadım.
bu kadar.

7 Mart 2009 Cumartesi

8mart için babannem

...yeşil dede salatası

ekşici dedem bu salatayı yapardıtarifin yanında bir de hikayem var ve gerçek.

yarım kilo lahana
tuzkarabiber
2 yemek kaşığı sirke
yarım çay bardağı limon
lahanaları tuzlayın bir güzel.sona sinirli sinirli onları ellerinizle suyunu çıkartın.hah
sona da
yıkayın
en sonsirke-karabiber-limon.
hikayebenim dede ekşiyi çok sever çok.o kdar ki kısıra bayılır.babannem de dedemi sever .hatta sevmekten de öte aşktır bu. yalnız biraz değişik.bir aşk .nefret gibi biraz.babannemin hisleri bunca sene geçmemiş
kısır çok seviyor diye kısır yapmaz dedeme.kısırdan bile kıskanır o seviyede.öldürse rahatlayacak belki.çoğu insan babannemim hatları karıştırmış olduğunu düşünsede ben onu mühtiş buluyorumki hakikaten inanılmaz bir kadın.hayvanlarla konuşur -hayvanlar onun sözünü dinler.otur otur kalk kalk
böyle böyle kaç tane kediyi kaç tane köpeği adam etti.bir yandan aşırı koyu dindardır.10 saat dua eder günde.ama yobaz değildir.türbanı sevmez.ve ben ne anneme ne babama enn çok babaneme benzerim.tezlik- heyacan- bir olayı canlandırıken yaşama -olaylara kendini çok kaptırma- duygusallık-karekter lerimiz aynı.babbannem durduğu yerde duraamaz .tel.da bile rahat konuşamaz .hep yüzüme kapatır.ve o minnacık boyu ile dev cüsseli 1.90 lık dedeye
susssssssssssssssssssssssuuuuuuuuuus bakiimm hacııııııııııııııııııııııııı!diye bağırır.dedem de sadece gülümser. arada ona bir iltifat ettiğinde (gerçek iltifat değil tabbi sana laf edeni öldürürüm gibi şeyler)birden yumuşar ve inanılmaz itaatkar bir kadın olur hemen elini öper
aramızda kalsın ama bir kere bıçakla üstüne bile yürümüş dedemn.işte bu .alkışlar.

tak vim

göl kenarına gitmeliyim.aslında.
seni hep böle kötümser kaldığımda elime alıyorum günlük.
bugün ne yaptım?
h i ç.
dün çok güzel olduğu için bugün kötü olacaktı biliyordum.biliyordum yağmura yakalanıp sırılsıklam olacağımı .yani zaten uyanır uyanmaz kötüsün gün kötüsün.
bir kere bozulsa şu kural .
bir gün iyi bir gün kötü oluor hep ama hep.
......
dün nasıldı?
eve geldiğimde çok mutluydum.
bazı günler insan çok formunda oluyor.dün iyice formumdaydım.
arkadaşlarımızla oturuyorduk .
ki kendi masamla yetinmedim.
yan masalardaki tanımadğımız insanlara da laf attım.en sonunda masaları birleştirdik.halka döndüm. Allahtan insanlar tam seskuya verilesi tiplerdi.
aşırı showdan uçuyordum.
çok eğlenmiştim.
evet.benden bir şeyler çıkacağını düşünüyordum.
...
ya bugün.ne seskusu.
pöh töh hırıs mırıs .
sakine -ümüne bile değil.


.....
neden bu karamsarlık ve melankoli.alla alla.
.....
demek yarın da dün gibi olacak.
ama dün ayda bir olur.
yaa vidyo falan çekilmesi lazımdı.
yani şov ve şov
eh ben nasıl sov programı yapacığm
insanlara kusura bakmayın bugün bet im mi diyeceğim?
....
olsun günlük.
kendi ağzımı burnumu kırmak saçlarımı kökünden yolmak istesem de micadele etmeyecğim.
uyutacağım kendimi.çünkü yazmadım bugün.ondn böyleyim.
şşşşşş
sakiiiiiiiin uyu bakalım büyük gerzek seniiiii.
....

uykudan önce farkettim şunu.birden hiç bir şey yapmak istemiyorum kendime.
sanki savaş bitti.buraya yazınca bitti.
sustu iç katili
ilham perisi çok kıskanç ona zaman ayrılıcak her gün.illa kağıt kalem.hikaye bocalamamı emrediyor.
günlük sevmiyir.
şimdi gerçekten de uyumazamanı.devrildimmmmmmmm

28 Şubat 2009 Cumartesi

sessiz

seskucum.blogstop.



şimdi aslında bir tren yolculuğuna çıkmam gerek .



pencerenin kenarından geçen yeşiile dağlara bakmam



işte böyle şeyler.



hepsi bu şarkı yüzünden.






.....



ama bihter elbisemi giyip arzı endam edeceğim.



hhuhuhuhu.



yaaa manyaaakkk kızda gelicek .dansedicez.gerçi o biraz sapıttıkkk.haha anlatılmaz yaşanır .






........



bu dünya kirli bir yer.



kirli insanlar var.



ama güzeller de var.



güzel insanlar kirli insanların kirlerinden etkilenmemeli



hiç etkilenmemeli
....



seskular da çok yanılıyor yani.



güya seziyorlar.ölmüş bunlar.



.....


şu şarkının içine girirp bir daha çıkmasam mı ?


..


...


yaaaaa


mustafa cecelii.


hemen çekti klibi.


halbuki ben oynıcaktım .emindim.karşılaşıcaktık ve ben bakar mısın ceceli senin o şarkın var ya onda ben oynasam?/div>

sabırsız!



.....

rüya bu hayat valla rüya.

tezimi yazzarken derslerimle ilgilendim biraz.

okula gidiyorum.da:)

üniversiteli değilim ama.

orta sondayım henüz.

derslerimiz felsefe olduğu için kafam karıştı.

şopenaur kafa bırakmadı.

..

babam nüfüsun yüzde aşık oluyor dedi.

bence de doğru dedi.

onu çok özledim.

babam az ama öz olmalı..

haha daha sizinn çoookk var aşık olmanıza dedi tabbi babacığım dedim.

babama bazı şeyler anlattım.

o da beni dinledi .



.
GELDİKTEN SONA.1GÜN SONA.
dansetmiştim.
bihterdim.
bihter elbisem ve tam tamına bihterr.
vallahi.
insanlar koparken birden başlıyordu müzik kulağımda
dıırıırırııdıırıırırı
ah aşkı memnunun gerilim müziği !!!!!!!
ve ben bir köşede oturmaaya başlıyordum.ruhum yüzüm ve sesim bihterin.sezgiden eser yook.etrafta ne adnann ne behlül vardı.ben bihter odanın içinde behlülü düşünürken ki hali gibiydim.bir hüzünn bir hüzüüün
insanlar şaşırdılar neden oynamadığımı sorduklarında
yüzümü ekşitip gözlerimi küçültüp
kusura bakmayın.bihterler oynamaz.siz hiç kopan bihter gördünüz mü?
biraz bunalıma gireyim geleceğim.

saptık kız behlülün rüyasında bihterin koptuğunu söyledi .ilk başta ikna oldum.fakat sonra rüya da ancak kopar bihter düşüncesi ile bir köşeye çekildim.
...
ruhuma arada bir bihter geliyordu.bir sapıtık kız.
kafam iyice dönüyordu.
doğru dürüst içmeden sörköş olmuştum.zıt karekterlerle kafayı bulmuştum
..
ayy bbundan sona sı biraz resil.
ahahaha.

....
ve ertesi gün ben sessiz kızdım.
sesim yok.kısık değil.
...
artık klasik müzük dinleyeceğim.
sanki tüm kemiklerimi kürekle sotelemişler.topukul ile zıplarsan böle olur.
....

ben daha tez yazacağım.işte yumurta kapının ağzına geldi.yumurta kapıda mı ne işte o.
....
öyle hastayım ki .
uyumak uyumak uyumak.tek dileğim bu.
.........
bu arada en büyük lastik yüz mustafa sarıgül.öte lastik yüz.tamm yüzü sahte duygularla yumuşamıışş yumaşımıışş gözleri büyümüş.
...
vuoo gerçek bir gerizekalı ile arkadaşım.manyaklar kurultayının olağan toplantsında bu sefer hakikatli bir gerizekalı ile tanıştım.öyle böyle değil .zor konuşuyor.bence bu önemli.tam gerizekalı olması bir yetenek.alkışlıyorum.aferin sana!çünkü etraf az buçuk beyinsiz dolu.hakbuki tamı tamına olsa hepimiz anlarız.
...
işte böle .

23 Şubat 2009 Pazartesi

günlük cüüüümmm

nasılsın günlük.
seni önemsemiyor değilim.hikayelerin yanında yarı kişisel tarih .sin.

şu an bir ceset torbası gibiyim.
bir insan ne kadar yorulabilir test ettim.
ve gördüm.
ilk defa sırf pes oldum.
pesss pess.yanii.
...
ya çok tuhaf bir gündü.
çok acıklı birisi ile tanıştım.
bana pek bir şey anlatmadı ama ben anladım.
anladım.yarım yarık cümlelerinden.
bana ikram ettiğ tofitadan
kiloluyum diye tutturmasından
halbuki sen çok olgun ve güzel bir kızsın
dedim ben de ona.
gerçekten öle yüzünde yaşadığı acıların güzelliği var
tam hikayelik te halim yok
aslında lüt fen üzülme
hissediyorum sen dandik insanlarla karşılaşmışsın ve onlara inanmışsın diyip sarılmak istedim ona
ama demedim zaten bir otobüs yolculuğunda olması gerekenden fazla samimi olduk
ölçüüüüüüüü birazz ölçüü
her istediiiim buyduuuu..
...
1 otobüs yolculuğunda rahat durayım
sonum genlerini tamamen taşıdığım babannem gibi evine giren hırsızla kanka olmak.
....
belki bu kadar yorulmamın sebebi derste 3 saat boyunca ölümden konuşmamızdır.
..
kivi teyze yi çok özledim.
o olsa yumurta kırardı. güvenlikli insanları çok seviyorum.bazı insanlar öyle dimi?sanki kale sanki güvenlik sarayı.emniyettesin onlarlayken.
...
zepsiska yani daha önce anlatıığım beyin kız kafamı toplammam gerektiğini söyledi.
auuf
çok doğru.
uçmalara son.
..
bir de o kıza şey demek isterdim
yani ben dememişim ama çok hoşuma gitti bu söz
kanıksamak başkaldırmaktır.
aouuuuuww
camus.
....
pek komik şeyler oldu ama senin onlardan haberin olamicek belki özet geçerim.
haydi sağlıcakla kalasın

19 Şubat 2009 Perşembe

günlükos gazatesi

kıskanç ses.
dalga üzüntü dalgaları.
dodi hanım beni merak etmedi.
sen sahte anneymiişsin meğer dedim ona içimden.
bunun bedelini ödeticektim.
tel.da sezgi hanım trafik kazası geçirdi.siz kardeşi misiniz? dicektim
ama duymadı kiii.
..
haha
şimdi ben işyerinde ferhat göçerin klibindee oynayan kız rolüne girmiştim ya.kendimi öle göstermiştim ya.
tabbi doğal olarak ferhat göçerin klibinde oynayan oğlanların da ilgisini çektim.
auuoof
böle acaip cümleler kuruyolar .hele en komiki senin kadar hanım 1 kız ....
devamını hatırlamıom
bir de nasıl bir kendine güven .
kardeşim diyorum.
tın.
üohss.
acabe acaip acaip sesler çıkarsam anlar lar mı ?
ses pes hanım olduğumu.
........
işte bu ferhat göçerin klibinde olan şey
a şe ke.
aşk deil.
aşk başka bir şey bence.
...
kutsi.den çok korkuyorum
ayynadakkii yüzüüünüün karşılığı bennimm.
Allah korusunn.
...
yine yol yine otobüs.

..
ooo
sukızla deli oğlan misafirimiz oldular.
su kızla müzik açıp manken yürüyüşü yaptık.

...
1kaç iyi ses
hiç kötü ses yok.
üşengeç ses çok.
....
içimdeki çok korkaka ve hiç korkmayana
kavgaa yok.oturun bakiiim.bak valla paralarım sizi diyorum
çünkü bu ikisi devamlı savaşıolar.
...
mağara bölgesine giriyorum.
burda in cin bile top oynamıyor.
insansız ve meraksız kaldığımda buraya giriyorum
ya trans ya insan istiyr bünyem.
.....
dünya sen benim deeney alanımsın.
kol-yüz-göz-renk
keşif yolculuktayım senle iken.
beynimi dünyadan alıkoyan şeylere son.
müzik.müzik bunu çok yapıyır.
......
tuvalet insanı çok derin düşüncelere sevkeden bir yer.
insan aklına kaçırdığı her şeyi orada bulabilir.
...
kedi dodi ve ben gittik ona.
benjamin button neydii?
öylee filmdeydim ki.
yanımdaki kedi beni uyardı.
gerçekte böyle şeyler olmuyır diyeee.
hayal gezegenindeyim yüzde 70.
araba çarparak ölme ihtimalim yüzde 93.
ah kediyi size uzun uzun anlatmam gerek.ilk 5 acaip ten biri o.
.....
gzanfer özcan öldü.
ölü gazanfer özcan.
..
ölüme yakınlaşan bir akrabam var.
tüm aile seferber
onu kurtarmak istiyor.
ben de onun bu durumundan öle acı duyuyordum ki
acı.yı yoketmek için onun bir numaracı olduğunu telkin etmiştim.
ama işe yaramadı telkin.
şimdi ise çok daha farklı bakıyorum ölüme.
hepimiz yaşıycaz ve ölücez.
şimdi ona bakıp sadece bu özel alana giremem diyebiliyorum.
...
diziye bakıyorum.
meltem cumbul ben ben meltem cumbull
...
asuman.a cevap:canım bana laf sokulduğunda sadece bakarım ben.
böle mal mal bakarım.
bu sistem böyle.
hem bilmiş bilmiş cevap veremem de.
uğraşamam.enerji ister.bende de o yok.

14 Şubat 2009 Cumartesi

günlüka

asucuğumun dediği gibi gerçekten çaysever süper laf etmiş.
haha
çünkü ben hiç aama hiç laf sokamam.
genelde hırsını benden alabilirsin
yani çook çook arada gerekken yerde gereken lafı söylerim.
ya hiç sölyemem.
..
bgün bay lastik yüz.ün hışmına uğradım .
çünkü aslında ben oraya ait değildim.biraz kaşındım.
durun sırası ile anlatayım.
şöle oldu.
..
hadiseli gün.
bay lastik yüz ve bay sinir kavga ettiler.
en sevdiğim şey kavga edenleri seyretmektir.
onların dövüşmelerini seyrederken çok ama çok mutluyudum.
özellikle de çık dışarı ve çıkmıycam.
kısmı .sonrasında hemen
bay sinirle dertleştim.
ne oldu neden sinirlendin.deyince sinirinden sessiz sesssiz bir şeyler dedi.
yarısını anlamadım.çook sessiz çünkü.
bana hayvan gibi davrandı ve intikam almam lazım gibi bir şeyler.
bay lastikte hasarlı.
karşılıklı hasarlaşma.
...
uf tam bu sırada ailem gelmesin mi.
uff
kadın sarışın zayıf mı zayıf.
bu eksi puan.
çocukları da zayıf ve sevimsiz hatta uyuz.
sevmedim onları.
adam mullayım kelimesinin karşılığı.
onlara söylenebilecek tek şey.
sizin ailenizde huzuru hissetim biliiiiiiiiir misiniz?
ve tabbi saTış olmadı.
..
çevreme baktığımda maymunsal hareketler görüyordum.
hele bir tanesi ultra ultra maymun.
bu benim maymunluğum gibi değil.
parasal ve kıvırtasall ve yalansal yalaksal bir maymunluk.
benimksi gerçek maymunluk zıpzıpsal maymunluk
içimden ateşle oynamak geldi.
......
lastik yüz.e gidip ben acıktım gidebilri miyim dedim.
ve hışım.
hımm
9.a kadar kalman gerek burası bir işyeri.
uvv ben o saate döneemem ki.
o
za
man
git ve
bir daha
gelme.
aaaaaaa
huha lastik.e bak.
ses pes içten içe sevindi.
gülümseyerek peki param ne olucak?
yarın gel al .
......
bakalım yarın ne olucak?
lastik i had siz mi bırakıcam .uf .bilmiyorum bence had.siz kalıcak.
olsun gene bir sürü arkadaşım oldu.
maymun da olsalar arkadaş arkadaştır.
....
huhu bu adam aşkı memnu .daki beşir bile olamaz hiç bir dizide yok böyle bir karekter.
hayatı pa ra .benim onu yazmam bile zaman kaybı ya.
.....
hikayesi de olmaz ki bunun çatlak değil.
çatlakkları seviom.

...
dünn de kara bulutçuklarla uğraştım.
ne zaman dağılcaksınız .
...
ama dün.ün en güzel yanı misafirimizin bayan dishy olmasıydı.
bayan dishy ile sabah 4.e kadar dedikodu,tespit,konuştuk.
ruhumu ona bir günlüğüne hediye ettim.
sönük üm çok ama çok.ruhum onda
ona ne yaptı ki acaba?
en son zıp zıp zıplıodu.
yani tam bir yazı konusu bayan dishy.
tamm bir çatlak.

12 Şubat 2009 Perşembe

çay .çay. hikayesi

tuhaf o gün kahvede kimse yoktu.
takıntılı bay çayseverin beyni herşeyi saati saatine kaydederdi.
bu satırlar onun beynindeki günlükten araklanmıştır.
1.gün
09.00
çayım aynı ayran abisi gibi.masa salağının üstünde nasıl da asil duruyor.
09.10
çayımın yarısı bardakta yarısı midemde oturuyor.
09.11
aa bardak puslandı
09.13
çayla aramda hiç 1 sorun yok. mutluyuz.
09.14
bardağa 1 öpücük kondurup,kahveyi terkettim.
bardağa öpücük kondurduğumu İhsan gördü.
2.gün
pazarda tek başıma yürüyorum.
ihsan ve karısı ile karşılaşıyoruz.
karısı İhsanı ve kelimeleri dişleri ile çiğ ni yor.
ihsan ve karısı tam bir vukuat.
kadın'ın ismi ne acaba?
altın diş ve bolca allık olabilir mi?
tonlarca makyaj malzemesi harcamış yüzüne ama en çok allık.
çok allık.
neden acaba?
hanfendi isminiz allık mı desem?
a ne diyorsun sen be der.
ihsan da boşver hayatım bardak öpen adam o der..
3.gün
15.30
bardak ta yeni içilmiş çayın sıcaklığı.
aman tüm ışıklar üstünde gene.
16.40
ihsan kahveye geliyor.
beni görünce yüzü buruşuyor.
düşünceleri alt yazı :bardağı öperken gördüm seni.
16.45
dayanamıyorum. açıklama yapmam gerek.
buluyorum kendimi İhsan.ın yanında.
ben
ayran.ı
değil
çay.ı
seviyorum.
diyorum.
ben size bir şey demedim beyefendi.
diyor mey me net siz.
titir titir parmakları.
titir liğini duyuyorum.
elini kıskıvrak yakalayıp masanın altından dizime bastırıyorum.
olanca gücümle bağırıyorum.
Been ayran değil çayı seviyorum.
kapıyı çarpıp çıkıyorum.
.
4.gün
uyandım.
15.00
kapı çaldı.
kapıyı açınca
ciklet cak cak,gözler pört pört
ihsan.ın katana karısı karşımda
kı cı maa ra hat bırrr rakkk.
tükürükleri yüzüme konuyor.
huşu içinde gülümsüyorum.
içimdeki şeytan dım tıs gerilim müziğini çalıyor.
kafacağızımda uçuşan zehirlerden birini yakalayıp yüzüne doğrultuyorum.
beni
sakız ve ihsan gibi
çiğneyip çiğneyip
sonra kıçından çıkarabileceğini mi zannetin?
film koptu.
gözleri öyle pörtledi ki
yeni doğmuş bir inek gibi.
nı mıss sız he r iiff diyor.
sakızını patlatsana diyorum.
bile konuşamazsıın benimle kınışamazsın diyor.
sonrası malum.
hış ım.
17.00
çay çay banyosu.
ihsanı düşünüyorum.
korku motorlarıyla yürüyor.
bum deseniz sanki güm diye gidecek.
kimbilir ilkokul örtmeni nasıldır?ihsanla dialog kurabilme ihtimalim de kalmadı. artık.
onu tüm geçmişinden ve kendisinden uçurmak istiyorum.
bir kaç duvar ötede yaşıyorlar.
duvara kulağımı dayıyorum.
ihsan.a sorulsa mutluyum diyecek.başka şansı olmadığını düşünüyor belki.
5.gün
ihsan neden silik sinek olmuş rüyamda gördüm.
bebek ihsan.
ın annesi fatma öyle bir korkuyormuş ki kocasından 1 köşe bulmuş kendine
orada sinmiş,kalmış.
o köşede silkeleyerek doğurmuş ihsan.ı
ihsan başı -gözü yerde
insanlardan ve babalardan kaçarak büyümüş.

7 Şubat 2009 Cumartesi

günlükçük

pazarlama işine göre deilim galiba.

ben de öle ya lastik yüz olursm?

bugün başka 1 ekip geldi.

hepsinin ruh.u alınmış ve yapmacık.

güzelim,hayatım,canım,tatlım,ay şekercik....

üff üüüüüüüüüüüf

samimiyet değil bu .

modernlik de değil.



....

sanki kıllı,fanilalı,alkolik bir adam ruhuma sızdı.

sevmediği 1 karısı var.

ya fanilalı ya eşofmanlı bu adam.

hiç konuşmuyor nurrsuz.

belik
be nim ca nı mı sık ma diyor.
rakı ,peynir başka bir şey bilmiyor.

ben de öle eşofmanlarımı giyip tv.a booş boşş bakmak istiyırum.

böle 1 adam kendini bir bok sanmaz en azından.

değiliz çünkü insanlar.

önemsiziz çok hem de çok.


.........
sokak satıcısı ,simitçi,çöpçü,hademe,

çok önemli benim için .

hepsi eğer severek yapıyorlarsa işlerini bayılırım.

bence çok önemli işleri.


ben 1 kere sokak satıcısı olmuştum.

gerçek.

canım sıkılmıştı.

erkenden evdeki vişne sularını(kilolarca vardı)sokağa çkıp satmıştım.plastik bardaklarla.

ay ne güzeldi.

gerçek hayatın içinde .

hiç 1 yapmacıklık barındırmayan.

10 dakika da 50

29 dakika da 100

milyon.

acaip para kazanmıştım.

.yalnız rolüme ole girmiştim ki bir süre sona bir kaç damla vişne dökülünce ağlamaya başlamıştım.

ve rekor satış.

küçük emrah sess.

annanem hasta olmuştu bu kız delirdi mi diye.

haha 1 daha çıkmayayım diye yalvarmıştı.

beni 1 tek yeşil adAM takdir etti.

bence herkes 1 kere böle 1 şey yapmalıııı.

halbuki ben çok sevmiştim.

6 Şubat 2009 Cuma

alakasız .

hava o kadar güzel ki.
damarlarımı oksijenle doldurup.
havaya uçmak istiyorum.
...
dodi bana meyva soyuyor.
....
evimz mis ses pes yemekleri kokuyor.
artık anne yorulmyor ses anne yemekleri devraldı.
çünkü kesin büyüdü yani tek başına gece karanlıkta yürürken anladı bunu.
..
bin türlü sırlı yemekler.
ileride param çok olunca açacağım lokantayı.
yani yarı lokanta yarı meyhane
giriş.tee
içki için -kafanız güzel olsun-ama olay yok.
tamam mı?
yazıcak.
pek ses bir yer olacak.
......
yumuşağım.çok
ve belki uçuyor da olabilirim.
....
ileride şu işgörüşmelerimi yazacağım.
çok bir komik.
...
sen seskucum.blogstop
bana insan gibi geliyorsun.yada lunapark gibi.
...
abim şinav çekiyor.
...
hımm.nşişantaşı bana çok güzel geliyor.
sanırım her dükkanın önünde durup bakmak istiyorum.dükkan dükkan dükkan
.........
birazdan evimiz ağır 1 misafir ağırlıcak .
artık burçlar yok.
e na g ram var.
...
annem evi toplayın diyır.
.....
uvv .manyaklar kurultayı toplanıyor.belki ben de giderim.
..
yyarın iş var .işi özledim.bakalım ailem nasıl 1 şey.
...
çok başım dünüyor.
neden olabilir?dün gece pek 1 güzel eğlendik ama ben içmedim.
ama müzik fazla geldi belki.
...
yarın gene misafir var.mü.
oley.
yarın mü yahnisi olacağız..
...
babam gitti.evimiz artık yeşil değil.
ama maşallah enerjisi burda.
nasıl bir enerji anlamıyorum.
hat bey.
trafo bey.
öte neco.
.......
günlük yazmalıyım.
en az hikayedekiler kadar malzeme var hayatta
...
1 de 1 planım var.
5-6 saat sonrası.
...
misafirimiz gitti.
onunla çok ama çok dolu saatler geçirdik.sanki şu an gerççek değil.
başım sabahtan beri dönüyor.
doktır gitmem gerek.
misafiri tanımlamk gerekirse o bence beyin.

ve dodimin ruhundan.
onları 1 çayıra götürmek istiyorum.

sanki saat değildi.
gündü.
hatta aydı.
geçen.
dedim seni kilitleyelim dolabımıza gitme.
ama onun da bekleyen 1 evi var.
1daha ki konuşmamızı iple çekicem.
beyin ,beyin,beyin..
..
ilknur.un devamını düzeltip koyucam
pek 1 anlaşılmaz olmuş.

3 Şubat 2009 Salı

meme manyağı ilknur vol3.(kendi ağzından aktarılmıştır)sırası ile okuyun.

ben:bugün ayın kaçı?
o:bilmem dedi.gülen yüzü ve yumurta gözü ile bana elini uzattı uazktan.
ben güldüm.
o:illllk nurrrrrrrr acaba kahvaltıya gelicek mii?(çocuk çocuk)
şimdi mi?
evett tabbi şimdi,hemen,aniden,birdenbire (zıp zıp zıplıyor)
ben:ko mik ol mu yor sun.senn
o:peki ilknur hanım. (çok ciddi)
kucakladı beni.
naznaz hanım bilgece gülümsedi.
ne olucaksınız siz böyle?dedi.
yüzü hafızamda dondu kaldı.
midemde cısır cısır yandı bir şeyler.
http://www.imeem.com/karer/music/F9paBVEI/sevval_sam_ander_sevdaluk




.....
onun evindeyim.ama siz hemen aşk hikayesi sanıyorsunuz.bilmiyorum.
valla olabilir.
ama arkadaş gibiyiz de
.....
3 gün oldu.
hep meyva yiyoruz.ananas,elma,yeşil üzüm.
sen
meyva
masal
zamanına
geldin dedi naz naz hanım.ondan böyle.
-naz naz hanım ismi ne?siz biliyor musunuz?
-şey gözüne yazmadı mı?
-yazdı da ,şey ben anlamadım.
-ismi ..hım..
olmaz o zaman.ben diyemem.
-ya lüt fen lüt fen.
-şey peki .ay ben de bilmiyom kiiii..
uf bana da yazdı .ama ben de okuyamadım.
....
çok mutluyuz..hiç dışarı çıkmak istemiyoruz.
dışarısı sadeece tv.olarak var burda .
televizyonu açıyoruz.
magazin programlarını seyrediyoruz yanında çay ve çekirdek.
dışarıya sadece naz naz çıkıyor.alış veriş için.
(o esir maymunlar evi burası diyor .)
ekmek,domates,peynir,zeytin alıyoruz.
sabah kahvaltılarımız ,gece sohbetlerimiz uzun sürüyor.
....
ben:naz naz hanım.içimde garip sorular var.
ya nasıl beni buldu?bunu anlamıyorum.ya sanki ben çizmişim onu.o kadar.acaba ben çizdiğim bir şeyin içinde mi yaşıyorum?tüm bunlar rüya mı?çok güzel çünkü.çok endişelniyorum.

naznaz yüzünde kocaman bir gülümseme.ay nasıl oldu bu?Ay Allahım güldü sonunda murat.ımın yüzüne.
ben:ne ismi murat mı?
naz naz :yokk kızz değil tabbi.ben öle varsaydım.
ben:ay çatlayacağım ismi ne?bak alnımda sivilce çıktı.
naz naz:belki hikayenin sonunda öğreniriz.
ben diyem sana azıcık gerçeklerden.
(gerçekler in siyah perdesi)
Muratım çok acı çekti sen bilmezsin .
meğer sen onun merhemiymişsin gördün mü?ay öyle mutlu oldum ki sanki ben de sizlen bir aşk yaşıyorum. (nasıl merhem?)
ben:dur bakalım ne yaşadığımız belli değil.
naz naz:nasıl belli değil kıııaazzz.koluma bir tane patlatıyor.
ben:hadi anlat.
aaaaaaaaaaaaahh ahhhhhhhh
nasıl desem kızılın kızıl ,yeşilin yeşil,tüm renklerin alacalı olduğu bir gündü.
murat hep polis olmak istemiştir.
polis kıyafetlerini giyer.sokağa çıkar.arabalara git ,dur işaretleri yapar.böyle mutlu olur.aa hiç yakalanmadı.çok akıllıdr çok.
işte o günlerin birinde seni görüyor.için sıkılmış ve fazla ruj sürmüş birisin sen o an.bana aynı böyle dedi.
peşine düşüyor.
bir sürü gün böyle takip ediyor.
sana sorular hazırlıyor.
hep önüne bakıyormuşsun sen.
seni tanıyor zamanla .hiç konuşmadan konuşmaya ihtiyaç duymadan tanıyor.
yürüyüşünü ,konuşmanı özetliyor bana.
gel zaman git zaman en sonunda .
eh orasını biliyosun.
ben:peki ya acılar?onlardan da bahsedecek misin?
naz naz:onlardan behsetmeyi benim yüreğim kaldırmaz.
ben:lüt fen.
naz naz:çocuğun yaraları kanlı kanlı hala elimde.
ah sen bilmezsin.ne çok acı çekti.sana onları mı göstereceğim ben?nasıl göstereceğim?
anlatmak istesem hangi kelime ile anlatacağım.
anlayacak mısın bakalım.
........
onun yüzüne bakıyorum.nerde bu acılar?
ben göremiyorum.öyle gülüyor.huzurlu.
adaçayı içelim mi?
bir dakika diyorum.
otur konuşmak gerek.
....
-anlattı demek.
onun abarttığı kadar bir şey yok.
ben 1000 sıfır yenildim.
çok ağır bir şey yaşadım.çok.
hani insanın yüreği kaldırmaz ya.öyle.
dinlendim.dünyadan elmi eteğini çektim.masal adayıcısı oldum.
başka türlü iyileşemezdim.anlatabildim mi?
yüzündeki çizgilere,benden kaççırdığı gözlerine bakıyorum.
ben:zayıf halinii gördüm diye senden soğuduğumu falan sanma sakın.aksine bu daha da hoşuma gitti.ama tuhaf hisler.yani nasıl desem.of.
.....
balkondayım.
o kadının adı ayşegül.
onun bana gelmesini sağlyan kadın.
onu masal adayıcısı yapan kadın.
karşı apartman ,kuş sesleri birbirine karışıyor.
onun sevdiği kadın belki de hala.
ve ben belki bir yara bandıyım.
kan tükürmek istiyorum.

30 Ocak 2009 Cuma

meme manyağı iknur volume 2(ilk hikaye mutlaka okunmalı)




olay yeri:ilknur babannesine çay içmeye gelmiştir.

bab:ahh yavruumm sen her şeye göğüs gerebilirsin.



hahahhaha tavuuuk göğsüüü






hahhah



ilk:sen sapıksınn ve daha başkaaa bir sürü manyaksın.



seniiin acaba terliğinden başka arkadaşın var mııı merak ediom.






bab:hıııınnn ciiiiiin şey tannnn senin terliğin bile yok ki






ilk:beniim de dişlerim düzgün.



seninle dertleşmek için gelmiştim ama bu asla mümkün olmayacak biliyorum.



süpürgeee sin sen süpürge.



nefret ediorum senden






nefes nefese çıktım babannemin evinden



tabbi siz bilmezsiniz benim anne ve baba yok.



trafik kazası



ben de babannemin eline kalmışım.



ben o yüzden böyleyim.






yağmur-

yol

yoldaki kapşonlu çocuk

hanfendi anket doldurur musunuz?



teşekkürler



niye önemli bir işin yok gibi gözüküyor.



biliyor musun?hiç komik değilsin.






lüt fenn senin için hazırldım bu soruları.



benim için miiiii?



evet rakı ve peynir de var.



evim yakın.



arabam da 2 sokak ötede.




evvv

ev tanrıçaların, padişahların evi sanki



apaydınlık.



binlerce ampül yanoyor tavanda .



gözlerimi kısıp şüphe ettiğimi soruyorum.



sen tek erkek değilsin dimi?



yani sanki aynı zamanda kadınlık var içinde .yanılmıyorum değil mi?



seni yanıltıcam sadece erkek im.



ANKET.



sorum 1



acaba günün 1inde öldürmeyi düşünür müsün 1ini



ah günü gelince neden olmasın.



sorum 2



platonik aşık oldun mu ve tam ne kadardı.



ne yazık ki olmadım.ama olsaydım şurdan şuraya kadar olurdum(boydan boya)



yalan söyleme ilknur



cevap benim .gerçek değil.






sorum 3



seni sevdiklerinde ne yaparsın



sevmemelerini tavsiye ederim aha gördün demi bunları



görmez miyim hepsi yüzümü kanattı.her yerinden dikenler çıkıyor



sorum 4



1 erkekte en çok ne hoşuna gider



egozantrik olmayan sade tavırlar.kıçım bile karizma havalarındaysa bir bardak dahi içim kıpırdamaz.yani en güzeli ayakkabısını bağlasın.herkes sade bir şekilde bağlayamaz.



sorum 5



babanı mı daha çok seviyorsun ananı mı?



ikisi de yok.ki bence olmadılar.babannemin kızıyım ben ruhumdaki tüm sakatlıkları o üflemiş.



onlar hımm hiç birini sevmezdim .



sorum 6



özgürlük nedir



özgürlük ölümdür.ölünce rahatlyıcaz



sorum 7



bu dünyada en çok ne zaman mutlu oldun?



çok güzel bir rüya görmüştüm.normalde yanına yaklaşamadığım herkes beni omuzlara alıp gökyüzüne yollamıştı.



sorum 8



aptal yerine kondun mu?



elbette ama konmadım.mr ismini bilmediğim kisi.



çünkü gördüğün kişi birebir aptaldır.



ve ismini söyle artık bana.



söy le.



ismim ci ci benek.



gerçeği istiyorum.numara yapmaa.






sorum 8



8.nci bitiremediğin ne var



ilkokulda memelerini kesçen mi diyen çocuk.onun yüzünden her şey diye kandırmıyacağım.benim başlamam hata.gelmem buraya.biliyorum tamamen süpürge.nin oyunu.beni o istemiş .aldırsaymış keşke beni doğuran kadın.pek makbule geçermiş.ama o çok istemiş.



bak her şey senin istediğin kadar oluyo.



benim istediğim ismin.






ıaah



ilk nuurrr gözlerime bak.



bak şimdi yazıcam.



tamam.



.....






not:şuna karar verdim.günlük yazamıorum.kendime gelince kalem sınırlanıo.ama zamanında sınırsız şeyler yazmışım.onları buldum.zaman olunca onları da yasçem.hoşçakalıınnnn






29 Ocak 2009 Perşembe

pek sade.

merhaba güzel gün.
bugün bence bir keman sesi kadar ince.
biiyorum belki güzel tarif edemedim.
seni yazamadım.neden ben de bilmiyorum.
oysa seni yazmayı planlamıştım.
buluşamadık.
evet bugün öle ince bir keman sesi.
ben de öyleyim.
dün gece uyandım.
kalbim atıyordu.
ama sanki duracak gibi geldi bana.
onu dinledim.
tık tık ..
yarın atmycağım dedi bana yarın kaza olacak yarın otobüste ölüceksin.
geceee !insanı nelere inandırırsın sen.
hadi uyuyalım
.olmuyordu .
durucam durucam diyordu
iyice hızlı atmaya başladı.
ev soğuk değildi ama çok üşüyordum.
en iyisi yüzü yıkamak.
ışığı açtım .
sonra geldiğimde rüya görmeye başladım hemen.
...
ve keman günü.
dünyanın en anlayışı hocasının dersinden kalmıştım.
kalemimi evde untup dışarı çıktım.
kulağımda serdar ortaç ve anlamsız sözleri.
merak ediyordum acaba yanıma nasıl bir şey oturacak?
....
uyuyordu.
yanımda
ben de uyudum.
....
okula girdiğimde artık 6.senesi olan idiot (üzgünüm ama öyle)yanlış ödev vermiş bu yüzden kalmış.
ona gülemedim bile.
ya vaş ya vaş dersi anlattım.
40 kere tekrar ettirdim.
çünkü artık hocalar bile onun yüzünü görmek istemiyor.
ney miş?bir daha söyle.
an la dın mı?
derken aklıma geldi.
ka lemmm.
hemen kantine uçtum.
seesssssgiiiiiiaaaa diye bir ses.
arkamı döndüğümde bu kızı nerden tanıyorum ben diye düşünürken buldum.
okuldaki üvey annemin evinde kaldığımda tanışmıştım.
-sesgiaaa falıınn çıktıı.
huvv hafızamı taradım.
haha gene falcı rolüüü ne girmiş yalnız birinize bakacağım deyip onu seçmiş sonra gözleriiimi büyüte büyüte palavraları atmıştım.
.(ay acaba ne demiştim?)
senn demiştinn yaa uzun saçlıı biri hayatına girceeekk diee girdaaaa.girddiii kısaamm aşık olduumm bennn.
hadi gel bak muhabbet edelim azıcıkkkk.
dur bir kalemin var mı?(menfaatçi sess)
ar ka daş ı ma kalem veriiinn.
....
pelinn ne kadar haklı aptal kafa.
niye mesafe diye bir şeyden koyamıyorum ben.
böle acaip acaip insanlarla kanka modu.
......
gene otobüs.
yanımda Romanya.da yaşayan İstanbul.a kısa süreliğine gelmiş bir biyalog.
ve tedadüf gene .
benim sattığım devre mülklerden almış.
böyle başladı sohbet.
sonra onun ağzından
harika bir aşk hikayesi dinledim.
acaba anlattığı kadar var mıydı?
olmadığını biliyorum.
olsun anlatması güzel.

26 Ocak 2009 Pazartesi

nef ret

pek zarar verici
ağzından asit damlıyor.
paramparça edebilir.
of tuhaf bir sinirle uyandım.
Kemal Kılıçdaroğlu ve Mükremin Çıtır sinirinin karışımı bir şey.
Dünya gözümde küçük bir sinekti.
ve ne kadar çok kendini mesele sanan dünyalı sinek vardı.
aslında çok sevdiğim asil ve nadir hanımı görecektim.
o buralı değildi.
ama keşke gitmeseydim.
acaba ağzımdan köpükler çıktı mı?
insanlarda beyinn adına bir şey kaldı mı?

ahkam kesme krizi ayda yılda bir gelir.
ve o zaman pek söylemediğim şeyleri söylerim.
ben önemli bir canlı,bir had bildirme merkezi olduğum için değil.
genelde pek fikir-akıl sahibi de değilim.
içimdeki bastırılmış mantıklı insanın gün ışığına çıkışından dolayı böyle canavarlaşıyorum.
aslında bu halde benim bir güzel yazmam lazımdı .Neyse dodim benim kapatma tuşuma bas ne olur dedim ve bir gün süren vaaz nok ta lan dı.umaarım uykumda yumuşacık kıvamda bir ses.e dönüşürüm.
not:isim yok.bana yansıyan şekile (insana)verdiğim ad var.asil ve nadir,lastik yüz gibi
----
bugünün devamını da yazayım.
hala devam ediyordu sinir,damar,Mükremin,Kemal
çatıcıydım.
yeşil göz,buruşuk ten li kivi teyze sordu.
gene düşüncelere daldın sen?
yoook bir şeyy.
pek zayıfladın sen sesku yemiyon hiç bir şey.iki yumurta kırem sana
is te mi om.
--
yumurtalar kırıldı.
ses:ismi ne bunun?çokk manyak lezzeetliii
kivi:araplar helva diyo buna.
--
şimdi daha midede yumurtacanlar.
ve sinirim geçti.

25 Ocak 2009 Pazar

bugün öncesi

bugün(iş kadını sess pess hanım)

yine
dan
set
me isteiği ile uyandım.

ah gün sarı ışık .hoşgeldiniz deyin sesinize.
yaşıyorum .ölmedim.
kah val tı tamam
.saç to puz.
mak yaj da yüzüme.
topuklar da ayaklara.

oh pek güzel olduk.
biraz yağmur yağdı ama olsun.güneş açtı
şimdi en sevdiğim kısım İŞE GİTME KISMI
buna ba yı lı yp rum
.çünkü
çok ama çok dizi bir yerde .yol da mü zik dinlemek .zıp zıp yürümek.kimse nin bilmediği şekilde dansetmek çok zevkli.
işi ilk defa seviorum.nerde mi?
lastik yüz office.haha yok canım.o dede.li büyük otel var ya işte onun tanıtımını yapıyorum
iş yerinde ki insanların hepsi pek bir piçti.satış sapığı olmuşlardı.. ilk ailem çok tatlıydı çok.ilk başta bana karşı çok serttiler.bizi kandırmazsın hiç bir şey satamazsın.ama teyze o kdarrr şişman dı ki onla aşk yaşamama gibi bir durumumuz olamazdı.sonunda beni de evlerine götüreceklerdi.sarılıp durduk.
ıhh bay lastik yüz ilk müşterile böle olmama pek şaşırdı sevindi hainccik -para göz- anladı satış olcağını pek mesut oldu.tabbi diğer satış sapıkları da tebrik ett
iler (aralarında insanlar da var )

.kıymetli eleman sess.ama ben çok mutlu oldum gerçek.yolda eve gelesiye kadar oynadım.yani ilk iş günü pek bir güzeldi.ama bugün de güzeldi.tabbi gene ailemle akraba oldum.ama şişman olmadıkları için o kadar sevmedim onları nenehanımın biraz zz daha kilo alması lazım.
not:adamın yüzü samimyetsiz yüz sahnesi olduğu için lastik yüz olmuş.kendisi müdür. ah bir de kız lar la çok iyi anlaşıyorum elemanı var ki .ıh ıh .ama ben bazılarını da sevdim.hepsi las tik değil .ekibe benden de ileri boyutlarda bir burç sapığı katıldı. bu çok sevindirici.çenem ağrıyor konuşmaktan.şimdilik biraz sıkıcı bir günlük oldu pek yakında çok daha egzantrik kişilerle döncem oldu mu? hoşçakal.

21 Ocak 2009 Çarşamba

bebeklik


dodi anne karnında hep yemeklerimi yemiş..ben maden suyu şişesi kadar dünyaya gelmişim.
doktorlar umutsuz tabbi yaşamaz diyorlar.anne kedi çok sinirleniyor.ve kafayı benim yemek yememle bozuyor.ben de onun ısrarlı tavrını kusarak protesto ediyorum.kusucu kız 7 yaşına kadar sürüyor.annem kussam bile yılmıyor tekrar deniyor ben son çare olarak anne yemekler geçmiyor diye çatal sapını nefes boruma dayayıp itekliyorum geçsin diye.hani sanki yemekler ordan geçemiyor gibi.doğru dürüst yemek yemediğim için kansız ve hasta oluyorum hep .annanem bana dertli babam ise kuru turizm ismini uygun görüyor.

dişsiz canavarrrr

işte yavaşş yavaş bugünkü ses ruhu şeklini alıyor.


19 Ocak 2009 Pazartesi

dünyaya geliş..







su..
suyun üstünde simsiyah saçlar.
o yürüyor,konuşuyor yani bildiğimiz insan kalıbında
ama konuşma ,duruş suyun içine bakıyorsunuz sanki
öyle berrak..
ANNEM
dünyada harbiden aşık olduğum kişi.
onu seyretmek beni dinlendiriyor.
http://www.imeem.com/people/7wcW2M/music/lh-AoB9g/04_eyll_murat_aydemir/
bu şarkı gibi o.
benim annem ne kadar su ise babam da o kadar ateş
kırmızı tenli ve yeşil saçlı
annemi görünce anlıyor hemen
anında itiraf ediyor (yani işte 1-2 saat sonra)
ben sana aşık oldum.
annem de kızıyor.ne biçim adam bu diye.
ve uzun bir süründürme devresinden sonra babam ömür boyu dinlenme kararı alıyor.
annem le hayatlarını birleştiriyorlar.
http://www.imeem.com/yatutarsa/music/9mEkxaLJ/cengiz_zkan_gl_kuruttum/
bu şarkı gibi.
ömrünün geri kalanında ona piyango çıkamayacağını söylüyor annemi bulduğu için.
evliliklerinin 2.senesinde deli hiperaktif manyak çocukları Onur dünyyaaya geliyor.Onur düz duvara tırmanan çok güzel yüzlü bir çocuk.
ve beş sene sonra ikizleri dünyaya geliyor
egi gugu
dodi sesku
duygu sezgi
anne ve bebeği.

14 Ocak 2009 Çarşamba

alin bölüm 2

Yumuşacık elleriyle kızın kopmuş kollarını ,fırlamış gözlerini tutuyor.

Sonsuz hoşgörüsü,,sabır taşı ,sıcak börek kokusu İhsan Efendi peçeteyle kızın elindeki lekeleri siliyor..

Hiçbir şey sormuyor.

Deprem kaçkını kızı evine götürüyor;tarhana çorbası içiriyor;uyutuyor ninnilerle

Haberleri açtığında evinde uyuyan kızın annesinin gözlerini oyarak öldürdüğünü öğreniyor.

Kanlı peçetelerle göz göze dili damağı kuruyor.

İçinde derin çalkantı

Nefes almak için dışarı çıkıyor.

Hapishanede nasıl uyunur;adam nasıl öldürülür biliyor ama şu anda dünyaya ait her şeyi unutmak istiyor.

Sadece uyumak ve uyurken yok olmak

Onu vermemeliydin diyor aynada yüzü

Biliyor ihsan efendi yüzünü yıkasa da geçmeyecek üzüntüsü

Barışamayacak kendisiyle .

..

Elinde tarhana çorbası

-Alin,ziyaretçin var.

….

İhsan efendi Alin’e ve tarhana çorbasına adıyor kendisini

Alin hiç çıkamayacak cezaevinden

Alin dünyayı İhsan Efendi ve çorbasından ibaret sayıyor.

..

Okuyan göz soruyor İhsan Efendi kimi öldürdü?

Bu sorunun cevabını ikimizde biliyoruz.

Dünya tuhaf tesadüflerin yeri

….

Yaralıydı her yerinden kanlar,kabuklar çıkardı.

Sen onu çenenin altında uyuttun .

Kalbinin sesini dinlemesine izin verdin .

Hayatında hiç olmadığı kadar mutlu ettin.

İhsan efendi

Tarhanam

Babam

Aşkım

Seni üzmek istemem

Ama her gün dua ediyorum senden önce ölmek için

Artık böyle dua etmeme gerek kalmayacak .

Her şeyden çok seviyorum seni.

Öteki dünyada sen nerede olursan ben orada olacağım.

Tanrı buna izin verecek.

İçimde çorban birazdan yol alacağım bu köhne izbe yerden.

Her gün daha fazla severek…

ALİN

……….

Kış kar kıyamet

İhsan efendinin gözleri nemli…

Hep böyle…

Çay içiyor;aşkın anlamını biliyor.

Pencereyi siliyor;gazete kağıdıyla .

Duruyor .

Alin yazmak istiyor buğulanmış pencereye.

Alin,çorba ,cezaevi yolu ...

İçini acıtan ne varsa…

Alin kendisinden vazgeçerek varoluşun anlamını silmiş dünyadan İhsan Efendinin .

Yaşam onun yanından hızla geçerken o Alini uyuttuğu gecede yaşıyor.

Yürümüyor,gülmüyor,konuşmuyor.

Sadece karanlık gecenin çığlıkların titremelerin Alinin ıslak fanilasının beni bırakma deyişinin….

ALİN bölüm 1

Karasal iklim

Bir oda.

Odanın içinde, kırmızı halka küpeli,koca yüzüklü,derin gözlü,kalın bacaklı ,ağzını açarak uyuyan yumuşacık bir kız.

İsmi Alin.

Alin,mantık sınırlarının kalktığı duvarlarla ve mandalina arkadaşlarıyla oturuyor.

‘Alin’in bir odanın içinde kalması gerek’ dedi,annesi

O öyle yalnız kalmalı öyle yalnız kalmalı ki dışarı çıkmak istemeli…

….

Alin,aynanın önünde buluyor kendini,yün saçlarını ,siyah cisim gözlerini…

Alin mandalina ve duvarlar….

Alin,içi boş teneke gibi sesler çıkarıyor,kendini nereye koyacağını kestiremiyor.

Karanlık bir kavanozun içinde,ha bire iklim değiştiriyor.

Kapıda gözlerini kırpıştırıp;örgü örerek Alin’in yalnızlaşmasını bekleyen annesi,kulak kabartıyor Alin’in seslerine.

Alin annesine inat çitlerinden atlıyor.

Annesi bir iki kaş hareketi duraladıktan sonra devam ediyor örgüsüne.

Birden kapıya çılgın bir omuz atıyor Alin.

Annesinin hayret dolu olmaya çalışan bakışlarıyla karşılaşıyor.

Alin kendisine gerçekten şaşırmış.

Ayaklarının yere bastığını hissediyor.

Canavar olup;şu rahatsız edici sineği,annesini yiyebileceğini düşünüyor.

Ama annesi onu doğurdu,besledi,büyüttü,yalnızlaştırdı.

Kendi psikolojik sorunlarını devasa boyutlarda Alin’e bulaştırdı

Ama Alin annesine sinek diyemez

Alin babasına da kızamaz.

Çünkü babası annesiyle sevişerek ilginç bir eyleme imza attı.

Alin babasını hiç görmedi ama annesini çekici bulduğuna göre gerçekten ilginç biri.

(Alin kendi kendine gülüyor.)

Hayır asıl sebep bu değil.

Babası Alinin oluşma sebebi.

Artık Alin diye biri var.

Alin’in annesi,gözlerini kaçıran kadın

Herkesten,her şeyden…

Yabani otlarla kaplı kadın.

Neden kendinden bir sinek daha olmasını ister

Hemde başka biriisi ile karışarak?

………..

Alin canavarken iki büklüm eğiliyor

Annesi hiç değişmemiş ses tonuyla ve emir kipiyle’Alin odana gir’ diyor

Alin bakıyor annesine.

Annesi gözlerini kaçırıyor..

……….

Alin sokakta elindeki kan izlerinin nerden geldiğini çıkaramıyor.

Hatırlamıyor.

…..

Kan lekelerden kurtulmak için markete giriyor.

Market İhsan Efendi’nin.

Çok ihsan bir yer.

İhsan Efendi çay içiyor.

Adabıyla çay içen önemli adamlardan.

Kızın yumruk yemiş suratından ters giden bir şeylerin farkında.

Kıymetli çayını tezgaha bırakıyor.

13 Ocak 2009 Salı

çüşük


boğucu bir hava,
gri paltolu,karanlık diplamosi adamlar...
parmaklarımın ucunda yürüyorum.
hassas dengeler terazisi;
yanlış yalnış!
bulanık su...
.........
Tırnaklarını kesmiş;
gazete kağıdının üstüne bırakmış.
Loş ışık...
Tırnakları parlıyor.
Işık mavi,kırmızı,yeşil;
tırnaklarının rengi de...
Elimde viski,
tırnaklarını seyrediyorum.
İnce,uzun parmaklarının ucundan gelmiş onlar;
o şimdi başka bir kadının nefesini boynynda tırmandırırken
kadını hissediyorum,
aralarındaki çıtırtıları.
O bir an duralıyor.
Aklına ben geliyorum.
Sadece bir an;
devam ediyor.
Herşeyin müssebibi kadının kan kırmızı elbisesi...
Kırmızı elbiseyi seviyor.
Bana söylemişti.
Kırmızı oluyor her yer.
garson, yan masadaki,tombul köfte kadın;
hesap ,bakiye ,telefonlar,masa bacağı,balık,
kıpkırmızı...
Kırmızının etrafında,dönüyorlar birlikte.
Kırmızıyı seviyor;
ben kızmıyorum.
Tırnaklarımı koluma batırıyorum.
Kolum kırmızı oluyor.
Kırmızılar akıyor.
Peçeteyle siliyorum kırmızıları.
Onlara eşlik etmek için ışığımı da kırmızıya getiriyorum.
Trnaklarını,peçeteyi,gazete kağıdına sarıp atmak için;dışarı çıkıyorum.Merdivenlerde ayaklarım üşüyüp kızarıyor


Çöp tenekesi mavi


Mavi ama üstünde kırmızı kırmızı bakan kedinin gözleriyle karşılaşıyorm


Kedi bana için görünüyor der gibi bakıyor


Düşüncelerimi okumasın diye yan evin çöp kutusuna ilerliyorum


O ve onun kırmızısı krmızlanıyorlar mı


Belki evet belki hayır


Ben mavi olmak istiyorum


Karanlık battaniyenin içinde


Yüzüme tv.ışığının vurmasını seyrediyorum


Maviyim


………..


Arabayı parkettiğini duyuyorum


Yorganımı beni görmeyeceği şekle getiriyorum


Artık hem mavi hem yokum


Kollarını duyuyorum


Kocamanlar


Beni sardıklarını


Açmıyacak mısın diyor


Parmaklarımı uzatıp


Yüzüne dokunuyorum


Yüzündeki kırmızlıklara dokunailirim


Ama göremem katlanamam


Ben sana böylesine yoğun şekerlenmişken


Sen sen diye yataktan fırlamak Hülya Koçyiğt gibi çırpınmak mahzun mahzuın ağlamak istiyorum


Hiç sesimi çıkarmıyorum


Yüzündeki parmağımı dudaklarına götürüp sus işartei yapıyorum


O anlamlandıramıyor


Sessizce suçlu suçlu yatağa giriyor


Soğuk,kebap,rahat bir don olarak yanımda uyuyor,uyuyabiliyor


Kırmızı kadın için üzülüyorum


Yarın ona yazıcağım veda notunu hesaplıyorum


Ufacık bi keğıt parçasına ÇÜŞÜK yazıcam


Onu tanımlayan tek ifade b olmalı


Yatağın içinde gülerek kıpırdanıyorum


O hamur hamur


Yatakla bütünleşmiş uyuyor


Yatak onun klozet onun


Klozetle yatakta çok hissediliyor


Belki de yatak onun içi bir klozet


Evde tabaklarda hissedbiiliyorum bir tek kendimi


Tabaklarda gerçekten yok


Tabaklarımı da götüreceğim yanımda


Çiçek desnli tabaklarım


Kaba yatağı ve klozeti onun olucak


ÇÜŞÜK


-İçi kaykılmış kadınla röportaja geldim.


-İçi kaykılmış kadın kendini kaynatıyor. İstersen biraz bekle. Üstüne pul biber serpip geleceğim.


-Neden içi kaykılmış? Ne yapmışlar ona?


-O hep öyleydi. Mercimek yemeği gibi kokuyordu.


-Neden peki?


-Bilmiyorum. Evin girişine soru işareti koyacaktık, ben istemedim. Zaten onun ruhuyla bunalıyorum, bulanıyorum. Bir de işaretlerini istemedim.


-Nasıl yaşıyor?


-Her sabah güne gözlerini açtığında üstüne mutlaka eski püskü şeyler giyer. Çorba içer yarım bırakır, sigara içer yarım bırakır... Pencere kenarına oturur. İnsanları seyreder.


-Ama burası bodrum katı? Sadece ayakları gözüküyor?


-İşte gelenlere gidenlere bakar…Fotoğraf çektirmeyi çok sever. Öğleyin fotoğraflarını çekeriz. Hep aynı pijamasıyla. Sonra beni kovar genelde.


-Neden?


-“Dışarı çık” der…Çıkınca çok zorluk çekiyorum. Bir çıplaklık hissi.


-O ne yapıyor?


-Genelde o saatler, kendi kendini yok etme saatleri. Uyur. Ama çok gariptir uyuması…


-Nasıl?


-“Karanlık zamanlar” der uyuma saatlerine. Aslında başka yerlere gittiğini söylüyor. Bazen gerçekten onu yatağında bulamıyorum.


-Bu çok kötü bir hayat.


-Evet öyle. Ama yaşadığım hayatı, her şeyin anlamını boşalttı. Beni dilim dilim parçalara ayırdı. Artık hangi parçam nerede ben de bilmiyorum.


-Bence siz de kaçın kurtarın kendinizi. Bir saniye, midem bulanıyor.


-Aman Tanrım! Bırakın röportajı. Gidin buradan.


-Kanım uyuşuyor. Alyuvarlarım bok renginde sanki.


-Ah Tanrım ilk belirtiler… Uyanacak ve alacak seni. Gözlerini açıyor. Haydi kaç git buradan!


-Ayaklarım… Ayaklarım… Göremiyorum onları… Kaldır beni…


-Bilemiyorum, nerede onlar?


-Hayır içini pekmezliyor. Onun yöntemidir bu. Etkisiz kılacak seni.


-Işık ışık oldu her yer. Kurabiye canavarı çocukluğumdaki… Sanki onunla vals yapıyorum. Yardım et ne olur!


-Seni çok uzaklara gitmeden kurtarmalıyım.


-Gıdıkla gıdıkla ne olur!



Sabah olduğunda kocam Necmettin’in kollarındaydım ve çocuklarım vardı. Ev kadını, içi kaykılmış kadın. Evinin kadını, kocasının kadını, çocuklarının anası vesaire… olduğum için yüzüne tekme atmak istediğim ayıyı, “Kocandır yavrum” diyen nineler yüzünden “Haydi canım, kalk” diyerek uyandırmaya çalıştım. Uyanmadı. Tekrar uyandırmayı denedim, uyanmadı… “Haydi haydi…” dedim, “Çek git be!” dedi… O an kafamda ampüller yandı. Hemen yatağa uzandım. Gözlerimi kapadım. “Yalvarırım, yalvarırım başka bir yer olsun… Orada uyanayım.” Gözlerimi o kadar sıktım ki, uyandığımda, toprakların içindeydim…